McGill Üniversitesi Sağlık Merkezi tarafından yürütülen çalışma çok yakın zamanda yeni bir test yöntemi ile kan örneğinden Alzheimer teşhisine olanak tanıyacak.
Journal of Alzheimer’ s Disease’ de yayımlanan bu yeni haber milyonlarca Alzheimer hastası ve bir o kadar potansiyel hastayı ilgilendiriyor.
Araştırmayı yöneten Dr. Vassilios Papadopoulos açıklamasında beyin dokusunun postmortem incelenmesi dışında Alzheimer hastalığının teşhisine yönelik tanımlayıcı prosedürlerin bugüne kadar mevcut olmadığından ancak yaptıkları klinik çalışma ışığında, biyokimyasal kan analizi ile Alzheimer’ ın erken aşamada teşhis edilebileceğinden ve diğer demans türleri ile ayırdının yapılabileceğinden bahsediyor.
Söz konusu biyokimyasal test dehidroepiandrosteron (DHEA) hormonunun ölçümü esasına dayanıyor. Beyinde yüksek düzeylerde bulunan bu hormonun çok çeşitli biyolojik etkileri olduğu biliniyor.
Araştırmacılar Alzheimer olmayan kişilerden alınan kan örneklerinde, bir kimyasal proses olan oksidasyonu kullanarak DHEA üretimini arttırabilmekteydiler. Her nasılsa, Alzheimer hastalarının kanlarında yapılan oksidasyonun DHEA’ yı arttırıcı yönde sonuç göstermediği görüldü.
Bu durum, araştırmacılar tarafından, oksidasyon yoluyla DHEA üretim yeteneğinde azalma ile Alzheimer’ deki kognitif bozulmalar arasında bir korelasyon olduğu yönünde yorumlandı.
Araştırmaların tamamlanması halinde basit, non-invazif bir kan testi ile (DHEA – oksidasyon testi) Alzheimer hastalığı çok erken dönemlerde teşhis edilebileceği gibi, hastaların tedavi gidişatları ve hastalıklarının gelişim aşamaları da daha net gözlemlenmiş olacak.